Yargıtayın Genel Bozma Sebepleri (Ceza)

3- Duruşma Davetinin Tebliğ Tarihiyle Duruşma Günü Arasında 1 Haftadan Kısa Süre Olması Yahut Tebligatın Hiç Yapılmaması Hallerinde, Sanığa Duruşmaya Ara Verilmesini İstemeye Hakkı Olduğunun Hatırlatılmaması

7/22/2024

                                                                                                                   Yargıtayın Genel Bozma Sebepleri(Ceza)

3- Duruşma Davetinin Tebliğ Tarihiyle Duruşma Günü Arasında 1 Haftadan Kısa Süre Olması veya Tebligatın Hiç Yapılmaması Hallerinde Sanığın Hakları

(Yargıtay 15. Ceza Dairesi  2019/1088 E, 2020/12165 K. Sayılı Kararı, Yargıtay 10. Ceza Dairesi  2017/5854 E, 2021/1450 K. Sayılı Kararı)

Giriş

Ceza yargılamasında adil yargılanma hakkı, sanıkların temel haklarından biridir. Bu bağlamda, duruşma davetinin sanığa tebliğ edilme süresi büyük önem taşır. Duruşma davetinin tebliğ tarihiyle duruşma günü arasında 1 haftadan kısa süre olması veya tebligatın hiç yapılmaması durumunda, sanığın belirli haklara sahip olduğu unutulmamalıdır.

  • Tebliğ Süresi ve Adil Yargılanma Hakkı

Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) gereğince, sanığa duruşma davetiyesinin makul bir süre önce tebliğ edilmesi gerekmektedir. Bu süre genellikle en az 1 hafta olarak kabul edilir. Bu süre, sanığın duruşmaya hazırlanabilmesi ve savunma yapabilmesi için gereklidir.

  • CMK Madde 176 ve İlgili Düzenlemeler

CMK Madde 176'ya göre, duruşma gününün sanığa tebliği, sanığın savunma hazırlığını yapabilmesi için gerekli sürenin tanınması gerektiği belirtilir. Ayrıca, Anayasa'nın 36. maddesi de herkesin savunma hakkına sahip olduğunu vurgular. Bu nedenle, tebliğ süresi ve usulüne ilişkin düzenlemeler, sanığın adil yargılanma hakkının korunması amacıyla oluşturulmuştur.

  • 1 Haftadan Kısa Sürelerde Sanığın Hakları

Duruşma davetinin tebliğ tarihi ile duruşma günü arasında 1 haftadan kısa bir süre varsa, sanığın duruşmaya ara verilmesini isteme hakkı vardır. Bu durumda sanık, hazırlık yapabilmesi için mahkemeden ek süre talep edebilir. Bu hak, sanığın savunma hakkını etkin bir şekilde kullanabilmesini sağlamak amacıyla tanınmıştır.

  • Emsal Yargıtay Kararları

  • Yargıtay 15. Ceza Dairesi 14/12/2020 Tarih 2019/1088 E. , 2020/12165 K. Sayılı Kararı

"...Sanığın Posta Gazetesine verdiği araba satış ilanını gören katılanın, ilandaki telefonu arayarak sanıkla irtibata geçtiği, sanığın katılanı araba satacağına inandırarak evine gelip protokol imzalamaya ikna ettiği ayrıca aracın Gerede'de kaza yaptığını belirtip usta masrafı diyerek katılandan 2.500 TL aldığı, arabayı Ankara'dan getiriyorum diyerek 150 TL ve 100 TL para aldığı gibi arabayı almaya Gerede'ye giderken kendi kullandığı aracına 240 TL'lik benzini aldırarak toplam 2.990 TL menfaat temin ettiğinin iddia edildiği somut olayda,
1-Dava dosyasına konu suç nedeni sanığa iddianame ekli duruşma davetiyesi gönderildiği fakat duruşma davetiyesinin bila tebliğ iade edildiği, CMK'nın 176/4. maddesi uyarınca tebliğ tarihi ile duruşma günü arasında en az bir hafta süre bulunması gerektiği, bu süreye uyulmamasına rağmen sanığa CMK'nın 190/2. maddesi uyarınca duruşmaya ara verilmesini istemeye hakkı olduğunun hatırlatılmadığı anlaşılmakla; Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6/3-b maddesi uyarınca sanığın savunmasını hazırlamak için gerekli zamana ve kolaylıklara sahip olma hakkının kullandırılmaması suretiyle sanığın savunma hakkının kısıtlanması ve adil yargılanma hakkının ihlal edilmesi,...Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün bu nedenle, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,..."

  • Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2017/5854 E, 2021/1450 K. Sayılı Kararı

"...B-) Sanıklar ... ve ... hakkında kurulan hükümlerin incelenmesinde:
1- Kendilerine iddianame tebliğ edilmeyen sanıkların 12.03.2014 tarihli duruşmaya katıldıkları ancak iddianamenin sanıklara okunmadığı anlaşılmakla; sanıkların hazır edildikleri 12.03.2014 tarihli duruşmada iddianame yüzlerine karşı okunup savunmaları alındığı sırada 5271 sayılı CMK'nın 190. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca duruşmaya ara verilmesini isteme hakları bulunduğu hatırlatılmayıp aynı oturumda karar verilmek suretiyle savunmalarını hazırlamak için gerekli zaman ve kolaylıklara sahip olma hakkı tanınmayarak Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6, Anayasa'nın 36, CMK’nın 176 ve 190. maddelerine aykırı davranılması suretiyle savunma haklarının kısıtlanması,...Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, CMUK'nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakları gözetilerek hükümlerin BOZULMASINA..."

Yargıtay, duruşma davetinin tebliğ edilme süresine ilişkin kararlarında, sanığın savunma hakkının zedelenmemesi gerektiğini vurgular. Yargıtay'ın çeşitli kararlarında, tebliğ süresinin kısa olması durumunda sanığın duruşmaya hazırlanabilmesi için ek süre verilmesi gerektiği belirtilmiştir.

  • Tebligatın Hiç Yapılmaması Durumu

Sanığa duruşma davetiyesinin hiç tebliğ edilmemesi durumu, adil yargılanma hakkının ciddi bir ihlali olarak değerlendirilir. Bu durumda sanık, duruşmada bulunmadığı için mahkemenin verdiği karara itiraz edebilir ve duruşmanın yenilenmesini talep edebilir. Tebligatın yapılmaması, sanığın savunma hakkını kullanamamasına neden olur ve bu durum yargılamanın adilliğini zedeler.

  • Hukuki Yaptırımlar ve İtiraz Yolları

Tebligatın yapılmaması durumunda, sanık itiraz ve temyiz haklarını kullanabilir. Tebligatın eksik veya yanlış yapılması halinde, kararın bozulması ve duruşmanın yenilenmesi talep edilebilir. Bu durum, CMK'nın ilgili hükümleri ve Yargıtay içtihatları ile desteklenir.

  • Sanığa Haklarının Hatırlatılması

Yargılama sırasında sanığa, duruşma davetinin tebliğ tarihi ile duruşma günü arasında 1 haftadan kısa süre olması veya tebligatın hiç yapılmaması durumunda duruşmaya ara verilmesini isteme hakkı olduğunun hatırlatılması gerekmektedir. Mahkeme, sanığın bu hakkını bilmesini ve kullanabilmesini sağlamakla yükümlüdür.

  • Mahkemenin Yükümlülükleri

Mahkeme, sanığa haklarını hatırlatma ve savunma hakkını etkin bir şekilde kullanabilmesi için gerekli bilgilendirmeleri yapma yükümlülüğündedir. Bu yükümlülük, adil yargılanma hakkının bir parçasıdır ve mahkemenin tarafsızlığını ve adilliğini pekiştirir.

Sonuç

Duruşma davetinin tebliğ tarihi ile duruşma günü arasında 1 haftadan kısa süre olması veya tebligatın hiç yapılmaması, sanığın savunma hakkını zedeler. Bu durumda sanığın, duruşmaya ara verilmesini isteme hakkı bulunmaktadır. Sanığın bu haklarının mahkeme tarafından hatırlatılması ve korunması, adil yargılanma hakkının temel unsurlarındandır.